Nazar değdirmemek için yazmayayım diyordum ama kısa da olsa yazmaya karar verdim. Bizim takım sezonun ilk kısmındaki çalkantılı görüntüsünden tamamen uzaklaşmış durumda. Şampiyonluğu getiren takım ruhu ve kusursuz işleyen düzen NBA Finalleri'nden bu yana ilk kez kendini bu kadar hissettiriyor. Kawhi son zamanlarda iyiden iyiye sorumluluk aldı. İzlediğim maçlarda kısa sürede rakiplerin fişini çekmede en etkili isim oydu diyebiliriz. Spurs için 82 maçın 81'i geride kaldı. Tim Duncan hala back-to-back maçlarına çıkıyor. Batı'nın orta sıraları öylesine çekişmeli bir hal aldı ki onu kenarda oturtmak ev sahibi avantajına mal olabilir, bunu bilen Pop da onu ekonomik bir şekilde oynatmayı tercih ediyor. Dün 26 dakikada 22 sayı 10 ribaund 4 asist 2 bloğu var. Hatırlatmak isterim, bu adam 39 yaşına girmek üzere. Takıma geri dönecek olursak yakalanan ivme ile beraber gelen 11 maçlık bir galibiyet serisi var. Bu maçların çoğu farklı skorlarla geldi. Golden State'le ve 2 kez Houston'la oynandığını da hatırlatalım. Alınan galibiyetler takımı Batı'da 2. sıraya kadar çıkardı. Takımın önünde kalan tek maç New Orleans Pelicans'la. Ligde galibiyete en çok ihtiyacı olan takımla karşılaşacak olmak bir dezavantaj ama bizim takımın da ilk 4 içerisinde kalmak adına kazanması şart. Sezon boyunca 6. yüzük uzaklarda görünüyordu ama an itibariyle herkes şampiyonu hatırlamış durumda. Yine bir Nisan ayındayız, yine bizim takımın playoff modu açıldı. Nazar değmesin ama şu an eşleşmekten çekineceğim bir takım görünmüyor. Ligin bitime birkaç gün kala hala bu derece belirsizlik olması da uzun süredir yaşanmamış bir durum. Spurs 55-26, Clippers 54-26, Grizzlies 54-26, Rockets 54-26. Golden State zaten en tepede, Portland da grup lideri olduğu için 4.lüğü garantiledi. 2. ve 3. sıra sahibini arıyor. Şu da bir gerçek ki 67%-68% seviyelerinde sezon geçirip ev sahibi avantajını elde edemeyecek olan takımlara yazık olacak. Umarım bu biz olmayız.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder