19 Kasım 2010 Cuma

Vettel Vettel Vettel


Geçtiğimiz hafta yazdığım Formula 1 yazısında Fernando Alonso'nun rahat bir konumda önde olduğunu ve bir sürpriz olmazsa şampiyon olacağını yazmıştım. Vettel beni ters köşeye yatırdı ve 15 puan geride girdiği son yarışta şampiyonluğunu ilan etti. Hani içimden diyordum Alonso olamazsa da 8 puan gerideki Webber alır ama Vettel'i gerçekten hiç hesaba katmamıştım. Dünyanın en genç şampiyonu ünvanının da bu kadar erken el değiştireceğini de hiç tahmin etmediğimi söylemeliyim.

Şampiyonu belirleyecek olan Abu Dabi yarışında pistte adeta bir taktik savaşı vardı. Sürücülerden çok yarış boyu izledikleri strateji ön plana çıktı. Çoğu isim 10. ve 15. turlar arası pit'e girmeyi tercih ederken bir anlamda " çakallık " yapan Vettel pit işini 24. tura kadar bıraktı. Herkesin zaman kaybetmesinden faydalanan Red Bull pilotu adeta uçtu ve işini garantiye aldıktan sonra kenara geldi. Çıktığında ise önünde kalan tek isim olan Button'ı geçmesi zor olmadı keza Button da pit stopa girmek için bu turları beklemişti. Tüm bunların sonucunda da damalı bayrağı ilk gören Vettel oldu ve lider Alonso'nun 15 puan gerisinde başladığı günü Dünya Şampiyonu olarak bitirdi.

Peki bu sıralarda Alonso napıyordu? Ona 2. olması yetiyordu ve geçen hafta da söylediğim gibi temkinli bir yarış geçirmesini bekliyordum. Görüntü itibariyle de öyle gidiyordu ancak yaptığı o tek hata, pit-stop'a erken girme yanılgısı onu şampiyonluktan etti. Strateji yüzünden kaybedilen bir şampiyonluk da oldukça ağır gelmiş olsa gerek Alonso'ya. Çünkü ne kaza yaptı ne de spin attı, tek hatası bu pit-stop yanlışı oldu o kadar. Yazık oldu diyebiliriz. Son sözlerimiz de şampiyon hakkında olmalı kuşkusuz. Abu Dabi'de 1. gelen, bu sezon 5 kez damalı bayrağı ilk gören isim olmayı başaran ve herşeyden önemlisi henüz 23 yaşında Formula 1'in zirvesine yerleşen Sebastian Vettel. Kesinlikle tüm övgü dolu sözleri hakediyor.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder