Hepimiz geçen sene şampiyon olduklarında en çok doğrudan katılacakları Şampiyonlar Ligi'nde neler yapacaklarını merak ediyorduk Bursaspor'un. Çoğumuzun görüşü kabul edelim ki grupta sonuncu olacaklarıydı. Çünkü Avrupa kupaları tecrübeleri yoktu.Çünkü Avrupa kupalarında üst düzey maç oynayan futbolcularının sayısı bir elin parmaklarını geçmiyordu.Çünkü 3 büyüklerin bile başarılı olamadıkları devler arenasında onlar nasıl başarılı olacaklardı ki.Rakipler de belli olunca belki sadece Rangers'ı geçip UEFA'ya kalabilirler, en fazla bu olur dedik ülke olarak.Ve Şampiyonlar Ligi'nde ilk devre geride kalırken puan tablosuna baktığımızda beklentilerimizin çok da yanlış çıkmadığını görüyoruz, 3 maç 0 puan, yenilen 6 gol ve atılan gol hanesinde yazılan koca bir 0 .Tamam bunu Avrupa tecrübesizliğine verebilirsiniz, ilk sezonunudur normaldir diyebilirsiniz, rakipler güçlü diyebilirsiniz ki doğrudur ama 3 maçta da sahada gördüğümüz Bursaspor'da geçen sene ligde gördüğümüz Bursaspor'dan eser yok.Sanki yenilgiyi baştan kabullenen , gol atmaya , karşı kaleye gitmeye mecali olmayan düzgün, tertipli , sabırlı bir defans hattı kuramayan bir Bursaspor var sahada.
Özellikle bugün Mancester United maçını izlerken içim acıdı.İçten ve samimi olarak keşke burada olmasalardı dedim.Bir Türk olarak utandım oynadıkları futboldan.Neden bu kadar korktular ki bu takımdan isminden mi , yeteneklerinden mi neden? 90 dk boyunca Manchester kalesine atılan sadece cılız bi şut var.Bunun dışında sahada hi bir varlık gösteremedi Bursaspor, sadece oradan oraya topun peşinden koşturan futbolcular vardı sahada .Bu mudur Şampiyonlar Ligi seviyesinde oynanması gereken futbol ?
Çok değil 1 gün önce Romanya'nın Cluj takımı deplasmanda Bayern Münich'e 2 gol birden atıyor ha sonunda 3-2 yeniliyor , önemli değil ama anlıyoruz ki bi şeyler yapmışlar o maçta, o maçtan puan koparmak istediklerini belli etmişler , rakiplerini bi nebze olsun korkutmuşlar, hırs yapmışlar.Söyler misiniz Bursaspor ile Cluj arasında ne fark var, biri Romanya şampiyonu biri Türkiye şampiyonu.Cluj'un Avrupa kupalarında oynadığı maç sayısı 26. Sadece 26 maçlık tecrübe farkı mı iki takım arasındaki fark? Hiç sanmıyorum.3 gün önce Old Trafford'da WBA ile 3-3 berabere kalan , bu maça neredeyse 2.takımıyla çıkan bir Manchester'a karşı 1 tane cılız gol girişiminin olmasını kabullenemiyorum.
Bu arada bir konuda şu eleştiriyi de yapmadan geçemeyeceğim.Bursaspor'un kadroyu koruması güzel ,evet ama eğer senin Şampiyonlar Ligi'ne katılacağın garantiyse, ordan yüklü bir para geleceğini biliyorsa , ve bu kulvarı gerçekten önemsiyorsa Şampiyonlar Ligi tecrübesi olan oyuncuları transfer etmeliydiler bence.Bunun yerine Arjantin'den(Insua'yı bi kenara koyuyorum) oyuncu almayı tercih ettiler.Biliyoruz ki Güney Amerika'dan direk Türkiye'ye gelen futbolcuların bir adapte süreleri oluyor (en kolay örnek TS'li Teofilo) bu adapte süresi yeni yeni oturuyorken alın size devler ligi arenası demek ne kadar doğru bilmiyorum. Ertuğrul Sağlam'ın bu futbolcuları izleyip aldıklarını söylemesine rağmen hafif hafif pişmanlık duymaya başladığını sanıyorum ki Nunez'i sadece 4 maç , Steinert'ı sadece 1 maç ilk 11 başlatmış.Bu iki futbolcunun yerine 2 tane Avrupa Kupalarını tatmış forvetler ve direk 11 başlayabilcek düzeyde futbolcular alınsaydı bence şu an daha farklı bi konumda bulunabilirlerdi.
Yine de son 2 senede şu ana kadar 95 puan toplayan bu takımın rakipleri ne kadar kaliteli olursa olsun bu kadar rahat ezilmemeleri ,korkmamaları,savaşmaları; gerekiyorsa o puanı savaşarak almaları gerekirdi.Ama şu 3 maçta ben Bursaspor'da ne o hırsı gördüm, ne de o hücüm futbolunu.Sanki Şampiyonlar Ligi'ni umursamaz bir tavır içerisindeler.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder